Ölümsüz Ağaçlar

Ölümsüz  Ölü Ağaçları Biliyor muydunuz?

 Ölü ağaçlar doğada binlerce canlıya hayat verdiklerini. Yüzlerce kuşa besin kaynağı binlerce böceğe yuva, milyonlarca mantarı, bakteri ve virüsleri içinde erittiklerini biliyor muydunuz?.

 

Virüsün dünyayı darmadağın ettiği bir zamanda Istranca ormanlarının derinliklerinde böyle bir uygulamayı görünce çok şaşırdık.  Yere yıkılmış bir ölü ağacı doğanın yaşamı için koruma altına almayı görev bilen Demirköy Orman işletmesine Istrancalar  ve ülkemiz  adına teşekkür ederiz.

 

 

Ölümsüz Ağaçlar

 Ormandaki her 100 kuş türünün üçte ikisi, 1500 mantar türü, tüm böcek türlerinin yüzde 17-20’si ve daha birçok canlı türü ölü ağaçlarda barınıyor. Kuşlar yavrularını orada büyütüyor, böcekler orada kışlıyor, küçük memeliler orada saklanıyor…   Akarsularda nerde ölü ağaç varsa orada balık boldur. Öldükten sonra yüzlerce yaşama doğan ve iklim değişikliğine karşı da savaşan ölü ağaçların, pek çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de ölümsüz ağaçlar orman alanları koruma altına alınması gerekiyor.

 

Her ne kadar paradoksal gelse de bir ağaç ölünce ikinci bir yaşam, hatta yüzlerce yaşam başlar. Belki damarlarında su ve besin maddesi dolaşmaz artık, ancak hem ayaktayken, hem de devrildikten sonra tamamen çürüyene kadar geçen yüzlerce yıllık süreçte binlerce canlıyı üzerlerinde yaşamaya davet ederler.

 

Birçok böceğin, kuşun, mantarın ve likenin döngüsüne bakıldığında bunların yaşamlarının bütünüyle veya kısmen ölü ağaçlara bağımlı olduğu görülür. Bu nedenle ölü ağaçlar yüksek biyolojik çeşitliliğe sahip yaşam alanları veya ormanlardaki biyolojik çeşitlilik merkezleri (hotspot) olarak da adlandırılırlar. Başka bir ifadeyle, canlı ağaç aslında, ölü ağaçtan daha ölü; ölü ağaç ise canlı bir ağaca göre daha hayat doludur. Örneğin kalın çaplı bir ölü meşe ağacında yaklaşık 900 farklı canlı türü yüzlerce yıl “seçkin” bir yaşam sürdürürler!  Bu yüzden ölü ağaçlarda yaşam kabına sığmayacak veya köpürerek taşacak denli zengindir.

 

Teorik olarak birbirinden farklı 2 milyar yaşam alanı oluşturur ölü ağaçlar. Dünyada bu kadar küçük ve böylesine zengin bir çeşitliliğe ev sahipliği yapan başka hiçbir yaşam alanı yok! Dolayısıyla ölü ağaçlar birbirinden farklı canlılar için hazırlanmış konforlu evlere benzetilebilir.

 

Peki, bu evlerde kimler yaşıyor? 1500 mantar türü, ormandaki her 100 kuş türünün en azından üçte ikisi, tüm böcek türlerinin yüzde 17-20’si, ağaçlarda yaşayan 450 liken türünün üçte biri, küçük kahverengi orman karıncaları gibi daha pek çok canlı türü… Ölü ağaçlar aynı zamanda kuşlar için yavru büyütme, böcekler için kışlama, küçük memeli hayvanlar için saklanma ve akan sularda karşı tarafa geçmede köprü, avcı kuşlar için gözetleme, ağaçkakanlar için gagalama (davul çalma) ve kertenkeleler için güneş banyosu yeri gibi birçok işlevi daha yerine getirir. Ölü ağaçları yaşam alanı yapan kırmızı orman karıncaları, dip kütüğünün tam merkezini koloni alanı olarak inşa ederler.

 

orman içerisinde yaşayan bitki, mantar ve hayvan türünün yüzde 35 ölü ağaçlarla  bağlantılıdır.  Ormanlarda depolanan karbonun yüzde 10’unun ölü, yüzde 33’ünün canlı ağaçlar üzerinden gerçekleştiği ifade ediliyor. Yani ölü ağaçlar olumsuz iklim değişikliğine karşı da savaşan ölümsüz ağaçlardır

 

NEREDE ÖLÜ AĞAÇ VARSA ORADA BALIK BOLDUR

 İçinde balıkların bulunduğu akarsuları tanıyan herkes şu olguyu çok iyi bilir: “Akarsularda nerede ölü ağaç varsa orada balık boldur”. Nitekim doğal yapısı bozulmamış akarsular ve dereler içerisinde çok miktarda ölü ağaç bulunur. Bunların kıyılarında dallar yığınlar oluşturur, yüzen gövdeler su içerisindeki adaların üzerinde birikir ve devrilen gövdeler su üzerinde çıkıntılar oluşturur. Böylece ölü ağaçlar, akarsuların içerisindeki tüm yaşam alanlarının yaklaşık yarısını oluşturur. Özellikle memeli hayvanlara, akreplere ve balıklara saklanacak yer/barınak olarak hizmet ederler. Mantarlar, bakteriler ve böcekler ölü ağaçlardan beslenirler. Kumlu tabana sahip akarsularda ölü ağaçlar genellikle küçük hayvanların tutunup kaldıkları ve böceklerin yumurtalarını bıraktıkları yer olarak da işlev görürler. Ayrıca diğer organik maddeleri (yapraklar, dallar vb.) tutar ve böylece yüksek bir biyokütlenin akarsularda kalmasını sağlarlar. Ölü ağaçlar canlı akarsuların vazgeçilmez parçalarıdır. Öte yandan, akarsu yatağında akan suyu döndürmesiyle ve farklı yaşam alanlarını ortaya çıkarmasıyla da “dere dinamiğinin motoru” olarak görülürler.

 

*Kaynaklar : Alper H. Çolak, Simay Kırca ve  Dayko

 

Bu Haberin Kaynağı : dayko
Bu Habere Ait Fotoğraflar
Bu Habere Yorum Yap
Adınız / Rumuzunuz / Mesaj Başlığınız
Yorumunuz
Bu Habere Yapılan Yorumlar
HEMEN ÜYELİK BİLGİLERİNİ GÜNCELLE





Gizlilik Sözleşmesi